top of page

Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması Kararlarına İtiraz Hakkında Anayasa Mahkemesi İptal Kararı

Anayasa Mahkemesi tarafından verilen 20.07.2022 tarih, 202/121 Esas, 2022/88 Karar sayılı karar ile Ceza Muhakemesi Kanunu madde 231’de düzenleme altına alınan Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması (HAGB) kurumunda itiraz kanun yoluna ilişkin iptal kararı verilmiş olup işbu yazımızda Ceza Hukuku’nda yer alan HAGB kurumundan kısaca bahsedilecek ve tesis edilen HAGB kararlarına karşı başvurulacak kanun yolu ve Anayasa Mahkemesi’nin 20/07/2022 tarihli iptal kararı üzerinde durulacaktır. Bilindiği üzere, Ceza Hukuku kişilerin sosyal ve hukuki durumlarından doğrudan etkileyen bir hukuk dalı olup bir ceza yargılaması neticesinde tesis edilen hükümler ile kişinin hukuki statüsü değişebilmektedir. HAGB kararı da ceza yargılamaları sonucunda tesis edilen kararlardan bir tanesi olup sanık hakkında tesis edilen hükmün 5 yıllık denetim süresine bağlı olarak siciline işlemesi veya işlememesi şeklinde cereyan etmektedir. Özetle, kanun koyucunun da tanımladığı üzere Hükmün açıklanmasının geri bırakılması, kurulan hükmün sanık hakkında bir hukukî sonuç doğurmamasını ifade eder (C.M.K. m.231.).

5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231. Maddesinde yer alan düzenlemeye göre sanığa yüklenen suçtan dolayı yapılan yargılama sonunda hükmolunan ceza, iki yıl veya daha az süreli hapis veya adlî para cezası ise; Mahkemece, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilir. Mahkemece HAGB kararı tesis edildikten sonra işbu kararın kesinleştiği tarihten itibaren 5 yıllık bir denetim süresi başlamaktadır. Hakim bu denetim süresi içerisinde sanık hakkında ayrıca yükümlülük şeklinde tedbir kararı da verebilir. İşbu 5 yıllık denetim süresi içerisinde sanık tarafından kasten bir suç işlenmemeli ve/veya varsa hakimin denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklere aykırı davranmaması gerekmektedir. Aksi halde mahkeme hükmü açıklar. Ayrıca Mahkemece denetimli serbestlik tedbirine karar verilmiş olması halinde işbu tedbire aykırı davranılması halinde mahkeme, kendisine yüklenen yükümlülükleri yerine getiremeyen sanığın durumunu değerlendirerek; cezanın yarısına kadar belirleyeceği bir kısmının infaz edilmemesine ya da koşullarının varlığı halinde hükümdeki hapis cezasının ertelenmesine veya seçenek yaptırımlara çevrilmesine karar vererek yeni bir mahkûmiyet hükmü kurabilir. Sanık tarafından yukarıda anılan yükümlülüklere uygun hareket edildiği takdirde ise 5 yıllık sürenin sonunda Mahkemece herhangi bir mahkumiyet hükmü tesis edilmemiş gibi davanın düşürülmesi kararı verilmektedir.

İzah edildiği üzere HAGB hükmü tesis edilebilmesi için öncelikli olarak Mahkemece iki yıl veya daha az süreli hapis veya adlî para cezasına hükmedilmiş olması gerekmektedir. Ancak HAGB hükmü tesis edilebilmesi için kanun koyucu tarafından bir kısım şekil şartları daha getirilmiştir. Buna göre;

  1. Sanığın daha önce kasıtlı bir suçtan mahkûm olmamış bulunması, (HAGB dahil)

  2. Mahkemece, sanığın kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları göz önünde bulundurularak yeniden suç işlemeyeceği hususunda kanaate varılması,

  3. Suçun işlenmesiyle mağdurun veya kamunun uğradığı zararın, aynen iade, suçtan önceki hale getirme veya tazmin suretiyle tamamen giderilmesi,

  4. Son olarak sanığın HAGB hükümlerinin uygulanmasını kabul etmesi,

gerekmektedir. Yukarıda sayılan şartlardan birinin eksikliği halinde HAGB hükmü tesis edilemeyecektir.

HAGB hükmü tesis edildikten sonra işbu karara karşı kanun yoluna başvurulması mümkündür. Kanun yoluna başvuru 231.maddenin 12. Fıkrasına göre itiraz usulü ile yapılmakta idi. Ancak yapılan işbu itiraz neticesinde itirazı incelmeye yetkili Ağır Ceza Mahkemesince sanık hakkında verilen mahkumiyet hükmü ve işin esası değil sadece HAGB’nin şekil şartları üzerinde sınırlı bir inceleme yapılmaktaydı. Böylelikle HAGB hükmünü veren Mahkeme tarafından suçun sübuta erdiğine ve sanık tarafından işlendiğine yönelik elde edilen kanaat kesinleşmiş olmaktaydı.

Ancak 23/09/2022 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 20/07/2022 tarihli, ve E:2021/121, K: 2022/88 Sayılı Kararı ile HAGB kararlarına karşı itiraz yolunu öngören 12. Fıkra hükmü iptal edilmiştir.

Anayasa Mahkemesi tarafından ;

“…Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararlarına karşı itiraz yolunun açık olduğunu düzenleyen kural; bu kanun yoluna başvuranların iddia ve delilerinin dikkate alınmasında, çatışan menfaatlerin dengelenmesinde, temel hak ve özgürlüklere yapılan müdahalenin demokratik toplum düzeninin gereklerine uygunluğunun ve ölçülülüğünün belirlenebilmesinde belirli ve etkili bir denetim yolu öngörmemektedir. Bu durum temel hak ve özgürlüklere yapılan müdahalelerin giderilmesinde ve kamu gücünü kullananların keyfi davranışlarının önüne geçilmesinde bireye tanınmış olan yetkili makama başvurma imkanının sağlanmasını isteme hakkını ihlal etmektir. Nitekim kuralın anılan hususları karşılayacak şekilde uygulanmadığı da görülmektedir. Doğrudan temel hak ve özgürlüklerin sonlandırılması rejimi ile ilgili olan bu tür muhakemenin yokluğu etkili başvuru hakkıyla bağdaşmadığı, ..”


hususu belirtilerek açıklanan nedenlerle kural Anayasa’nın 40. Maddesine aykırı kabul edilmiştir.

Hükmün iptali ile birlikte HAGB kararına karşı kanun yoluna başvuruda yasal boşluk oluşacağından Anaya Mahkemesi tarafından iptal hükmünün kararın Resmi Gazete’ de yayımlanmasından başlayarak DOKUZ AY SONRA yürürlüğe girmesi uygun görülmüştür. İptal hükmü yürürlüğe girene kadar HAGB kararlarına itiraz yolu ile kanun yoluna başvuru usulü devam etmekle işbu süreden sonra kanun yolu usulünün ne şekilde düzenleneceği konusunda henüz bir netlik bulunmamaktadır.

Kanun koyucu tarafından ilgili iptal kararının yürürlük süresi içerisinde gerekli yasal düzenleme yapılmaz ise HAGB kararları da istinaf kanun yolu incelemesine tabi olacaktır.

Kararın tam metni için;

Son Yazılar

Hepsini Gör

Comentários

Não foi possível carregar comentários
Parece que houve um problema técnico. Tente reconectar ou atualizar a página.
bottom of page